Egemenlik millete geçtiği günden beri
Milletin yürüdüğü yoldur 23 Nisan
Tam yüz beş sene oldu, Türk önde Türk ileri
Çağlayana dönen bir seldir 23 Nisan
Mustafa Kemal ile millet el ele verdi
Ankara’da toplanıp Millet Meclisi kurdu
Korumaya and içti bu aziz Cennet Yurdu
Ab-ı hayatla dolu göldür 23 Nisan
Dört taraftan sararken yurdu düşman ordusu
Yedi düvel bir olup kurarken Türk’e pusu
Türk’ün tek bir ferdinde yoktu ölüm korkusu
Şehadete çağıran güldür 23 Nisan
Öylesine yazılan rastgele bir gün değil
Hem bu gün hem yarındır, o sadece dün değil
Milyonların kanı var, bin değil, yüz bin değil
Türk’ün bayrağındaki aldır 23 Nisan
Severiz memleketin toprağını taşını
Tarladaki ürünü, sofradaki aşını,
Bir baba şefkatiyle milletinin başını
Muhabbetle okşayan eldir 23 Nisan
Yaşayacak milletim sonsuza kadar baki
Öncesinde ölüm yok, kıyamet kopsun ta ki
Kökü maziye giden çınar ağacındaki
İstikbale uzanan daldır 23 Nisan
23 Nisan Türk’ün surda gedik açtığı
Düşmanların ardına hiç bakmadan kaçtığı
Milyonlarca yiğidin göz kırpmadan içtiği
Şehadet şerbetinde baldır 23 Nisan
Bu yolun dönüşü yok dinle milletim dinle
Daha kaç “yüz beş sene” koşacağız seninle
Sen kalan son kalesin, yarınınla dününle
Esaret, milletime züldür 23 Nisan
Destanlar biter amma Türk’ün umudu bitmez
Türk hep ileri gider, bir adım geri gitmez
Seni tarif etmeye bin destan olsa yetmez
Hürriyeti anlatan dildir 23 Nisan
Ali ÇAM
0 Yorum